

Kimdir bu Nesibe’ler?
Zamana ve mekâna sığmayan, Allah’a, Resulüne ve İslam davasına sevdalı, sözlerinin eri, ahitlerine hep sadık kalan, ümmet için, nesiller için yürekleri yanan kişiler.
İki dava kadını, yürekleri dağlar kadar büyük, azimleri kayalar kadar sağlam. İlki Akabe’de Efendimiz (sav)’e ölümüne biat eden, ikincisi ise hastanede ölüme en yakın yerde Allah’a söz veren.
Buyurun önce Efendimiz (sav)’in “Cennette bana komşu eyle Ya Rabbi!” diye dua ederek, komşuluğuna talip olduğu mücahide Hz. Nesibe’den başlayalım halleşmeye.
Nesibe binti Kâb (ra) cahiliye devrinde Yesrib’de doğmuş fakat asıl ve asil hayatına yeni bir dünyanın inşası ve ahiret yurdu için Akabe’de adım atmış, Medine’de yaşamıştır.
Kâb’ın kızı Nesibe, kırılma noktalarında, kritik zamanlarda, hiç düşünmeden “Ben Varım!” diyeceğini, İslam tarihinin en kritik noktalarından olan Akabe Biat’ında Müslüman olmuş, “Ey Allah’ın Resulü! Seni ve dinimi canım pahasına koruyacağıma söz veriyorum!” diyerek göstermiştir.
Ve Hz. Nesibe eşi ve iki oğlu ile maaile Uhud’da. Erkekler çarpışırken cephede, Hz. Nesibe de mücahitlere su taşıyacak, okları toplayacak, yaraları saracaktır. Medine’de durup gözü arkada kalmaktansa cihat meydanında olup cihadın bereketinden fazlından faydalanacaktır.
Ve Hz. Nesibe eşi ve iki oğlu ile maaile Uhud’da. Erkekler çarpışırken cephede, Hz. Nesibe de mücahitlere su taşıyacak, okları toplayacak, yaraları saracaktır.
Zeynep TURHAN
Devamı Maaile Dergi Şubat Sayısında…