

SAFİYE GÜL
“D-8’ler, 20’nci yüzyılın en önemli olaylarından birisi ve 20’nci yüzyılın 21’nci yüzyıla en kıymetli hediyesidir.’’ Prof. Dr. Necmettin ERBAKAN
Hepimizin Evinde Bangladeş’ten Bir Parça Jüt
Son dönem yazılarımı D-8 ülkelerinin biraz daha yakından tanınması üzerine yazmaya çalıştık. Medyanın bildirmediği farklı taraflarını anlatmaya gayret ettik. Kaç asırdır bizlere, doğu ve Müslümanlar nahoş; batı ve avanesi şirin gösterilmeye çalışılıyor. Ülkemizde bile doğu ile batıyı böyle ezberlettiler. Doğu dediğimiz yerleri gezip gördüğümde, girdiğim her şehirde toprağını öpüp milyonlarca kez özür dilemek geldi içimden. Zihnimdeki önyargılardan utandım. İnsanlık, mertlik, medeniyet; hepsi siz de saklıymış dedim.
Bu sayımızın konuğu D-8 Ülkeleri’nin 8.ülkesi ‘Bangladeş Halk Cumhuriyeti.
Müslümanların, İslamiyet’in ilk dönemlerinde ulaştığı coğrafya olan Bangladeş 13. yüzyılda Türk komutan Muhammed Bahtiyar Halaci tarafından fethedildi. 1546 yılından 1757 yılına kadar bir Türk devleti olan Babür İmparatorluğu’nun hâkimiyetinde kaldı. 1757 yılında İngiltere, ‘Britanya Doğu Hindistan Şirketi’ üzerinden sürdürdüğü sömürgesine aldı. Bu sömürgenin 1947 yılında sona ermesiyle Hint Yarımadası’nın kuzeybatısında kurulan Pakistan Devleti’ne ‘Doğu Pakistan’ adıyla dahil oldu. 16 Aralık 1971 yılında Pakistan’dan bağımsızlığını ilan ederek ‘Bangladeş Halk Cumhuriyeti’ adını aldı. Dünyanın en kalabalık 8. ülkesidir. 8 bölge ve 64 ilden oluşmaktadır. Ekonomisinin büyük bölümü tarım ve tekstildir. Jüt (üç ayda yetişen toplaması zor bir bitkidir. Kimyasal, nem, çürüme, mantara karşı dayanıklıdır. Toksik olmadığı gibi gıda ile temasında sakınca yoktur. Hafif olmasının yanısıra dayanıklıdır. Çuval (telis), halat, kanaviçe yapımı jüt ile yapılmaktadır. Pp woven olarak bilinen sentetik jüt de doğal jüt kadar doğaya faydalıdır.) Pirinç üretiminde dünyada dördüncü, çiftlik balığında beşinci, tropik meyvelerde altıncı, patates üretiminde yedinci en büyük ülkedir. Diğer tarım ürünleri; çay, buğday, şeker kamışı, tütün ve bakliyattır.
SAFİYE GÜL
Devamı Maaile Dergi Kasım Sayısında…