

04. 03.1193
MISIR, SURİYE, YEMEN, FİLİSTİN SULTANI
Selahaddin Eyyubi, Eyyübi Devleti’nin kurucusu büyük devlet adamı, zeki bir kumandan, alim ve gönül eriydi. Lakabı ”Salâhü’d-dünya ve’d-dîn”dir. Bundan başka Kudüs’ün ikinci fatihi olarak tanınır. Mısır, Suriye, Yemen, Filistin Sultanı’dır. Doğu’ya ve Batı’ya tesir etmiş ender tarihi şahsiyettir. Türk-Kürt-Arap karışımı bir aileye mensuptu. Bundan mütevellit soybağı hakkında kesin bilgiler bulunmamaktadır.
Selahaddin Eyyubi 1138 yılında Irak-Tikrit’te dünyaya geldi. Babası Necmeddin Eyyup Selçuklu emiri İmadeddin Zengi’nin hizmetinde bulunmuştur. Selahaddin Eyyubi henüz küçük yaşlarda ilim öğrenmeye, kitap okumaya başlamıştır. İyi bir din eğitimi almıştır. Askerlikten hoşlanmıyordu, lakin amcası Şirkuh ölünce onun yerine atandı. Merhametli, hayırsever, cömert, çok sabırlı, kararlı ve gayretliydi. Sanata, bilme düşkündü. Medreseler, zaviyeler yaptırdı. Kale, cami, köprü, han, hamamlar inşa ettirerek sosyal bir nizam oluşturdu.
Selahaddin Eyyubi’nin 1169 yılında Fâtîmi veziri olmasının akabinde Eyyubiler devletinin temelleri atılmış oldu. Mısır’da kısa zamanda düzen kurdu, Fâtîmileri yönetimden uzaklaştırdı, 1171 yılında Şii Fâtîmi Devleti’ne son verdi. Böylelikle İslam dünyasındaki iki başlılık ortadan kaldırılmış oldu.
Selahaddin Eyyubi başına siyah bir siyah sarık sararak; ”Resulü Ekremin Mirac’a çıktığı mescit, belde küffarın elinde olduğu sürece, Kudüs fethedilinceye kadar gülmeyeceğim.’’ diye azmetti.
Haçlılara karşı kutsal mücadeleye girdi, cihat başlattı. Selahaddin Eyyubi 2 Ekim 1187 yılında ”Hıttîn Savaşı”nda Haçlıları büyük bir mağlubiyete uğrattı ve Kudüs’ü fethetti. Müslümanların mukaddes şehirlerinden biri olan Kudüs böylece seksen sekiz yıl sonra Haçlıların elinden geri alınmış oldu. I. Richard (Aslan Yürekli) komutasındaki III. Haçlı Seferini geri püskürtmüştür. Çok süren seferler, at sırtında uzun süre kalması Selahaddin Eyyubi yorgun düşürdü ve Şam’a döndü. 1193 yılında orada vefat etti. Mezarı Emeviye Cami haziresine defnedildi. ”Şarkın en kudretli Sultanı” öldüğünde mezarını yaptırtmaya yetecek kadar bile para bırakmamıştı.
NAZMİYE GÜLBAŞ