Kıskançlık, birçok insanda yer edinmiş kötü bir ahlak. Hırs, rekabet, sınıf farkı gibi bir çok olayı doğuran bir şey. Gündelik hayatımızda buna çokça rastlamışızdır. İki çocuk arasında bile bunu görebiliyoruz. Bu kötü haslet tarihte devletler yıktırmış, savaşlara sebebiyet vermiş ve dahi toplumu inkara sürükleyerek helakına sebep olmuştur. Kıskançlıklarıyla toplumun ahlaki değerleri ve insaniyetini ayaklar altına alan, fitneyi yaygınlaştıranların başında hiç şüphesiz Yahudiler gelmektedir. Peki, Yahudilerin İslamiyete yönelik kıskançlıkları, en belirgin şekilde tarihin hangi sahnelerinde yer aldı? Efendimiz Muhammed Sallallahu aleyhi ve sellemin nübüvvetinden sonra, özellikle Medine döneminde bu durumu görmekteyiz.
PEYGAMBERİMİZ’İN (SAV) MUHACİR VE YAHUDİLER ARASINDA YAZDIRDIĞI BELGENİN BAZI MADDELERİNE YAHUDİLERİN İTİRAZI
Yahudiler kendi içlerinde bile sınıf farkına sahipti. Beni Nadir Yahudilerini, Beni Kurayza Yahudilerinden daha üstün gördükleri için Peygamberimizin tüm Yahudilere aynı haklar tanımasını kabul edemiyorlardı. Dolayısıyla kendilerinden öldürülenler için kat kat kan diyeti talep ediyor belgedeki bazı maddelere karşı çıkıyorlardı. Bunun üzerine şu ayeti kerime indi: “Tevrat’ta onlara cana can, göze göz, buruna burun, kulağa kulak, dişe diş ve yaralara karşılıklı ödeşme yazdık. Kim hakkından vazgeçerse ona keffaret olur. Allah’ın indirdiğiyle hükmetmeyenler, işte onlar zalimlerdir.” (Maide, 45)
FAZİLET AYDIN
Devamı Maaile Dergi Ağustos Sayısında…